Küçücük bir ada düşünün; yürüyerek her yerini gezebileceğiniz kadar sade ama bir o kadar da etkileyici. Meis (Kastellorizo) tam olarak böyle bir yer. Kalabalık yok, yüksek ses yok. Güneşin denize veda ettiği manzara karşısında bir içecek yudumlamak dışında yapılacak pek bir şey yok gibi görünüyor işte tam da bu yüzden insanın içi dinleniyor.
Türkiye kıyılarına bu kadar yakın olup bu kadar farklı hissettiren bir yer daha var mı bilmiyorum.
Nerede Kaldım? 🏡
Castellorizon Pansion
Limana oldukça yakın, sade ama tertemiz bir pansiyon. Odaları mavi-beyaz Akdeniz estetiğiyle döşenmiş. Sahipleri oldukça ilgili ve güleryüzlü. ( akşam yemek yiyeceğimiz Alexandra’s restaurantla da ilgileniyorlar)
Kahve Molaları ve Manzara Noktaları ☕🌅
Remezzo Cafe
Limanın tam kıyısında, denize sıfır bir konumda. Gün batımında burada oturup manzarayı izlemek terapi gibi. Frappe’si çok lezzetliydi, mekanın ambiyansı ise kartpostal gibi.
Faros Cafe
Adanın en huzurlu köşelerinden biri. Kahvaltısı basit ama yeterli, kahveleri güzel. Buranın en büyük artısı ise sessizlik. Kitabınızı alıp saatlerce oturabileceğiniz bir yer.
Castle of the Knights Tepesi
Kalenin kalıntıları adanın hemen üzerinde, limana bakan kayalık bir tepede yer alıyor. Burası doğrudan ulaşılabilir ve kale duvarları üzerinden tüm limanı, Kaş’ı ve açık denizi seyretmek mümkün.
St. George (Aya Yorgi) Manastırı Tepesi
Burada dikkat çeken, dar yürüyüş patikası ve 400 basamaklı merdivenle erişilen tepe. Zorlasa da, tırmandıktan sonra manzara her adımın karşılığını veriyor. Hem limanı hem karşı kıyıyı hem de orta denizi kuş bakışı görmek mümkün
Yeme-İçme Rehberi 🍴
Alexandra’s Restaurant
Taze deniz ürünleri, ev yapımı mezeleri ve samimi ortamıyla Meis’in öne çıkan mekanlarından. Kalamar ve karides özellikle çok başarılıydı. Fiyatlar da ada ortalamasına göre oldukça makul.
Ta Platania Lokanta
Biraz daha yerel bir hava isteyenler için ideal. Bahçesinde asırlık bir çınar ağacı var. Menüdeki her şey ev yapımı gibi; musakkasını özellikle öneririm. Lokallerin tercih ettiği bir yer olması da ayrı bir güven veriyor.
Denize Nerede Girdim? 🏖
Saint George Beach
Burası Meis Adası’nın en bilinen plajlarından biri. Küçük, huzurlu ve oldukça temiz.
Kayalıklardan denize girilen bir yapısı var ama içinde şezlong, şemsiye ve içecek alabileceğiniz küçük bir işletme de mevcut.
Suyun berraklığı inanılmaz. Günü burada geçirmek ideal…
Mavi Mağara: Meis’in Taçlı Mücevheri
Adanın en büyüleyici deneyimi hiç şüphesiz Blue Cave (Mavi Mağara). Sadece küçük teknelerle girilebilen bu mağarada, içeri sızan güneş ışığı suyu neon bir maviye çeviriyor. Sessizce içeri girdiğinizde duyduğunuz tek şey suyun sesi. Gerçekten büyüleyici bir an. Rehberli turlar genelde sabah saatlerinde yapılıyor, kaçırmayın.
Küçük Notlar:
- Meis çok küçük ama her köşesi fotoğraflık.
- Alışverişlik pek bir şey yok, beklenti düşük tutulsun.
- Adada Türkçe bilen birkaç kişiyle karşılaşmak şaşırtıcı derecede olası.
- Feribotla gidiş geliş oldukça kolay ve konforlu.
Sonuç?
Meis Adası “bir yerlere kaçmak” deyimini tam anlamıyla yaşatan bir rota. Sessizlik, doğa, lezzet ve deniz… fazlası yok, eksiği de yok.
Kalabalıktan, karmaşadan yorulanlar için bir gün değil birkaç gün kalınmalı dedirten bir ada.